Monday, December 10, 2007

 

The Shadows

Saatler dışında diğer bir merakım da The Shadows gitar topluluğudur. 1962 de ilk albümleri The Shadows u alıp dinledim, aradan 47 sene geçti, tüm plak ve CD lerini topladım, hala dinlerken ilk günkü kadar keyif alırım. (Bilmeyenler için The Shadows tüm zamanların en müthiş gitar topluluğudur. Cliff Richard a eşlik ederek müzik çalışmalarına başladılar, ama solo plakları da en az Cliff Richard kadar ilgi uyandırdı. The Beatles ortaya çıkıncaya kadar İngilterenin 1 numaralı pop müzik topluluğu idiler). Tabi 60 lı yıllarda The Shadows dinlemenin tek kanalı plak ve radyo; resim ise sadece plak kapakları ile sınırlı. Derken The Young Ones (Gençlik Gençlik) filmi İstanbul da vizyona girdi. Filimde baş rolde de Cliff Richard ve The Shadows. Heyecandan yerimizde duramıyoruz, sonunda bu müthiş topluluğu sahnede izleyebileceğiz. Sonunda bir yaz akşamı film Bostancı da bizim semtteki yazlık sinemaya geldi. Sinemanın işletmecisi de mahalle arkadaşımız. Tüm arkadaşlarımla tahta sandalyelere kurulduk, ağzımız açık, gözümüzü kırpmadan seyrettik. Filmin unutulmaz bir finali vardır; konser salonunda çığlık çığlığa bağıran seyirciler önünde The Shadows kırmızı elbiseleri ve kırmızı Fender Stratocaster gitarları ile The Savage ı çalarlar, daha sonra da sahneye Cliff Richard çıkar, hep birlikte We Say Yeah! söylenir.
özellikle The Savage çalınırken Bruce Welch, Jet Harris ve Hank Marvin in öne doğru yürüyüşlerini hiç unutamam. Bir ara kamera Hank Marvin in kırmızı Fender ini yakın planda gösterir. Hele bu sahne bizim için sanki tüm filmdir.
Neyse filim bitti, biz hep finali konuşuyoruz. Sonunda sinema işletmecisi arkadaşıma rica ettim, makaradan bana 2 kare kesti (o unutulmaz Hank Marvin ve Fender i yakın plan). Ben o 2 küçük asetat film karesine bakarak çok mutlu olurdum. Senelerce sakladım, sonra bir taşınma sırasında kayboldu.
Bugün Internet de Youtube a girip Cliff Richard and The Shadows araması yapınca o konser klibini seyretmek mümkün. Yapay zeka üzerine yayınlanmış eserleri olan Ray Kurzweil bir kitabında 2030 seneleri civarında CPU ların insan beyninden daha güçlü olacağını ve de insanların beyinlerine takılacak bir chip ile bilgisayar olmadan beyin dalgaları ile WIFI üzerinden Internet e bağlanabileceğini yazar. Belki de o günlerde bu satırları okuyanların aklından şu düşünceler geçecek: eskiden hayat ne kadar da zormuş, insanlar önce müzik kliplerini sadece filmlerde izlemiş, sonra bilgisayar aracılığı ile klavye kullanmak gibi zorluklara katlanmışlar, şimdi ise benim The Shadows u dinlemek ve gözümün önüne getirmek için düşünmem yeterli oluyor. Ben gelişme diye işte buna derim!

Comments: Post a Comment



<< Home

This page is powered by Blogger. Isn't yours?